Français | Turc |
---|---|
ouvrir en turc | açmak (açıyor, açtı, açar, açmaz) |
fermer en turc | kapatmak (kapatıyor, kapattı, kapatır, kapatmaz) |
s'asseoir en turc | oturmak (oturuyor, oturdu, oturur, oturmaz) |
être debout en turc | durmak (duruyor, durdu, durur, durmaz) |
savoir en turc | bilmek (biliyor, bildi, bilir, bilmez) |
penser en turc | düşünmek (düşünüyor, düşündü, düşünür, düşünmez) |
gagner en turc | kazanmak (kazanıyor, kazandı, kazanır, kazanmaz) |
perdre en turc | kaybetmek (kaybediyor, kaybetti, kaybeder, kaybetmez) |
demander en turc | sormak (soruyor, sordu, sorar, sormaz) |
répondre en turc | cevaplamak (cevaplıyor, cevapladı, cevaplar, cevaplamaz) |
aider en turc | yardım etmek (yardım ediyor, yardım etti, yardım eder, yardım etmez) |
apprécier en turc | beğenmek (beğeniyor, beğendi, beğenir, beğenmez) |
embrasser en turc | öpmek (öpüyor, öptü, öper, öpmez) |
manger en turc | yemek (yiyor, yedi, yer, yemez) |
boire en turc | içmek (içiyor, içti, içer, içmez) |
Français | Turc |
---|---|
prendre en turc | almak (alıyor, aldı, alır, almaz) |
mettre en turc | koymak (koyuyor, koydu, koyar, koymaz) |
trouver en turc | bulmak (buluyor, buldu, bulur, bulmaz) |
voler en turc | çalmak (çalıyor, çaldı, çalar, çalmaz) |
tuer en turc | öldürmek (öldürüyor, öldürdü, öldürür, öldürmez) |
voler en turc | uçmak (uçuyor, uçtu, uçar, uçmaz) |
attaquer en turc | saldırmak (saldırıyor, saldırdı, saldırır, saldırmaz) |
défendre en turc | savunmak (savunuyor, savundu, savunur, savunmaz) |
tomber en turc | düşmek (düşüyor, düştü, düşer, düşmez) |
choisir en turc | seçmek (seçiyor, seçti, seçer, seçmez) |
Français | Turc |
---|---|
courir en turc | koşmak (koşuyor, koştu, koşar, koşmaz) |
nager en turc | yüzmek (yüzüyor, yüzdü, yüzer, yüzmez) |
sauter en turc | zıplamak (zıplıyor, zıpladı, zıplar, zıplamaz) |
tirer en turc | çekmek (çekiyor, çekti, çeker, çekmez) |
pousser en turc | itmek (itiyor, itti, iter, itmez) |
jeter en turc | atmak (atıyor, attı, atar, atmaz) |
ramper en turc | emeklemek (emekliyor, emekledi, emekler, emeklemez) |
se battre en turc | dövüşmek (dövüşüyor, dövüştü, dövüşür, dövüşmez) |
attraper en turc | yakalamak (yakalıyor, yakaladı, yakalar, yakalamaz) |
rouler en turc | yuvarlanmak (yuvarlanıyor, yuvarlandı, yuvarlanır, yuvarlanmaz) |
Français | Turc |
---|---|
acheter en turc | satın almak (satın alıyor, satın aldı, satın alır, satın almaz) |
payer en turc | ödemek (ödüyor, ödedi, öder, ödemez) |
vendre en turc | satmak (satıyor, sattı, satar, satmaz) |
étudier en turc | çalışmak (çalışıyor, çalıştı, çalışır, çalışmaz) |
téléphoner à en turc | aramak (arıyor, aradı, arar, aramaz) |
lire en turc | okumak (okuyor, okudu, okur, okumaz) |
écrire en turc | yazmak (yazıyor, yazdı, yazar, yazmaz) |
calculer en turc | hesaplamak (hesaplıyor, hesapladı, hesaplar, hesaplamaz) |
mesurer en turc | ölçmek (ölçüyor, ölçtü, ölçer, ölçmez) |
gagner en turc | kazanmak (kazanıyor, kazandı, kazanır, kazanmaz) |
compter en turc | saymak (sayıyor, saydı, sayar, saymaz) |
scanner en turc | taramak (tarıyor, taradı, tarar, taramaz) |
imprimer en turc | yazdırmak (yazdırıyor, yazdırdı, yazdırır, yazdırmaz) |